Başlangıçlar


Alaçatı Esintileri...
11 Ağustos 2012

Alaçatı senin için nedir diye sorsalar, tek cevabım herşeyden uzaklaşmanın verdiği özgürlüktür derim.

Hayat bir başka akıyor bu kasabada, yıllar önce ilk gittiğimde kendimi oraya ait hissetmiştim ve hayal etmiştim buraya yerleşmeyi. Hayalleri gerçekleştirmeye doğru adım adım ilerlemenin keyfini yaşıyorum artık. Çok sevimli bahçe içinde bir evimiz var, haftasonları kaçıyoruz. Cumartesi sabah Alaçatı'da uyanmak, kahvaltı sonrası pazara gitmek, tek tek tezgahları incelemek, gördüklerimi öğrenmeye çalışmak ve tezgahtaki teyzelerden gördüğüm otlarla yapılacak yemek tarifleri almak, sonrada bunları denemek. Güzel yemek mutlu olabilmemiz için olmazsa olmazlardan bizim ailemiz için ne yapalım bende mutlu olmaya mutlu etmeye çabalıyorum :)

Taze İç Baklalı Zeytinyağlı Enginar

Enginarı her zaman çok severim ama Alaçatı pazari'ndan alınan körpecik enginarların lezzeti inanın hiçbir yerde yok. Şubat ayından itibaren enginar bulabiliyorsunuz nerdeyse yazın ortasına kadar var. Enginarla birçok tarif yapabilirsiniz ama bu klasik mutlaka sofralarda olmalı.



300 gr taze iç bakla, ayıklanmış
6 adet enginar
Bir havuç, irice doğranmış
1 küçük soğan, zeytinyağlık doğranmış
1 limon suyu
1 bardak su
Süslemek için ince kıyım dereotu
2 kesme şeker
1 tatlı kaşığı mısır nişastası
Zeytinyağ, tuz

Soğanları zeytinyağda kavurun üzerlerine enginarları ister çanak ister ikiye bölerek dizin, bilginiz olsun Egeliler bu tarifte ikiye bölünmüş olarak tercih ediyorlar. Üzerine baklaları, havucu ve şekeri ekleyin. Küçük bir kasede bir limon suyu, bir bardak su, nişasta ve tuzu karıştırarak tencereye dökün. Ben çabuk piştiği için düdüklü tencereyi tercih ediyorum, şiddetle tavsiye ederim. Düdüğü çıktıktan sonra en fazla 12 dakika kısık ateşte pişirin. Altını kapattıktan sonra mutlaka soğuması için zeytinyağlıları bekletin ki böylece demlenerek iyice lezzetlensin. Sonrasında açarak servis tabağına alın ve dereotu serperek servis edin. Tek kelime ile lezzet patlaması diyorum :)


Rezene üzerine denemeler...

Alaçatı pazarında tüm tezgahlar özellikle bahar aylarında taze otlarla doluyor, en favorim şevketi bostan ve arapsaçıdır. Egeliler arapsaçı diyor ama İstanbul'da bilinen adı ile rezene. Çok alışık olmadığımız büyük marketlerde poşetlerin içerisinde satılmaya başlanan bir sebze. Anason kokusu olan bir kök bitkisi aslında ama çok değişik ve güzel bir lezzeti var, tabi her sebze gibi güzel yapılırsa. Bu arada emziren annelere bir tüyo, rezene süt yaparmış bu tavsiye Beliz'in annesi Başak'tandır, bizzat tecrübeyle sabittir yani :) İşte size denediğim ve çok beğenilen rezeneli tariflerim.

Zeytinyağlı Kuşkonmazlı Rezene





4 kök rezene, sapları kesilmiş ve soğana benzeyen kök bölgesinden ikiye bölünmüş
1 havuç, jülyen doğranmış
1 bağ kuşkonmaz, 4er santimlik boyutlarda kesilmiş
1 küçük soğan, 2 diş sarımsak
1 limon, 1 portakal
Süslemek için ince kıyım taze nane
Zeytinyağ, tuz, bir adet kesme şeker

Soğanları zeytinyağlık doğrayıp yağda 2-3 dakika kavurun, içine rezeneleri atın ve bir 5 dakika daha kavurun. Son olarak havuç ve kuşkonmazları ekleyerek yine kısık ateşte 5 dakika kavurun. Üzerine limon ve portakal sularını, şekerini ve tuzunu ekleyip kısık ateşte 15 dakika pişirin. Soğduktan sonra ince kıyım taze nane ile süsleyin, çok hafif ve çok değişik tarzda bir zeytinyağlı ile karşı karşıyasınız. Mutlaka denemeniz dileğiyle...


Portakallı Rezene


1 kök rezene, küp küp doğranmış
1 portakal kabuğu soyulmuş ve yine küp küp doğranmış
1 küçük soğan ve bir diş sarımsak
Ciabatta ekmeği, az zeytinyağı sürerek 10 dakika fırınlayın
Yarım limon suyu
Zeytinyağ, tuz
İnce kıyım dereotu
Wok tavada zeytinyağında soğan ve rezeneleri 10 dakika kadar kısık ateşte kavurun. Sonra üzerine portakalları, limon suyu ve tuzunu serperek 5 dakika daha pişirin. Ilık olarak ekmeklerin üzerinde dereotu ile süsleyerek servis edin. Tadanlar bayılacak, inanılmaz bir ikili oluşturuyorlar.



 İskender Projesinden bir kanepe tarifi...
19 Mayıs 2012

Beni tanıyanlar İskender Projesini çok iyi bilirler :) Bu özel günde şampanya ile birlikte ikram etmek üzere hazırladığım bu leziz kanepeleri sizlerle paylaşmadan edemedim. Darısı isteyen herkesin başına diyerek İskender Projesi hakkında ipucu vereyim :)



Somonlu Kanepe

Tost ekmeği, kenar kabukları kesilmiş ve dörde bölünmüş
Füme somon, ekmeklerin boyutlarına uygun şekilde kesilmiş
Siyah havyar
Krem peynir
Frenk soğanı, ince kıyılmış
Süsleme için dereotu

Ekmeklere krem peyniri sürün ve frenk soğanı serpin. Üzerine somon havyar ve dereotunu ekleyin. Hepsi bu kadar :)


Ve yine bir maç keyfi menüsü...

Bu sefer Galatasaray - Beşiktaş maçı ve tabiki biz kazandık :) Çok güzel bir maçtı ve bu maç için hem çok pratik hem de çok lezzetli sandviçler hazırladım.



Karamelize Soğanlı ve Hardallı Sosis

Küçük sandviç ekmeklerine hardal sürün. Karamelize soğan ve küp küp doğranmış turşuları koyun. Izgara yaptığınız sosisleri de ekmek arası yaparak sıcak sıcak servis edin. Yanında bira inanılmaz gidiyor.




Kaşarlı Sucuk

İnce dilimlenmiş baton sucukların arasına taze kaşar peyniri koyun ve rulo haline getirin. Kürdana batırarak tavada ızgara edin. Ketçap ve mayonez sürdüğünüz ekmeklerin arasına koyarak servis edin.




Ruh İkizleri, Aylin ve Alaettin...
11 Şubat 2011

Sanki yıllardır birbirlerini beklemişler ve sonunda buluşmuşlar, şimdilerde ise bu geç kavuşmaya inat dolu dizgin yaşıyorlar hayatı. Kim tutar sizi, ben SİZE inandım ve SİZİ sevdim. Hayatımıza hoşgeldiniz...

Alaettin abi ile ilk tanışma yemeğimizdi, ama kendisi yemek konusunda bir usta. Eh misafir böyle olunca ne yapsam telaşı sardı tabi beni. Uzun uzun sohbet edip yavaş yavaş yiyebileceğimiz içerikte, İsli Et/Parmesan İkilisi ve Keçi Peynirli Karamelize Soğanlı Tart ile başlayan, ara sıcak olarak Ispanak ve Ricotta ile doldurulmuş Ravioli ile devam eden ve Antepfıstıklı Pirzola ve Kuzu Şiş ile tamamlanan bir menü oluşturdum. En sonunda da kahve, konyak ve Tremisu ile de yemeği sonlandırdığım eğlenceli ve samimi bir akşam yemeği. Ravioli ve Fıstıklı Pirzola tariflerini "Ana Yemekler" bölümünde bulabilirsiniz.

Keçi Peynirli Karamelize Soğanlı Tart
Keçi Peynirli Karamelize Soğanlı Tart:
Keçi Peyniri
2 büyük soğan
2 çorba kaşığı esmer şeker
1 tatlı kaşığı sirke
Milföy hamuru
Tuz / Karabiber
Taze kekik

Soğanları zeytinyağlık doğrayın ve zeytinyağda kavurun. Soğanlar sararmaya başlayınca şeker, sirke, tuz, karabiberi ekleyin ve soğanlar karamelize bir renk alana kadar kavurmaya devam edin.
Milföy hamurlarını dışarıda bekletin ve yumuşayınca elinizle incelterek bir bardak ağzı kullanarak yuvarlak şekillerde kesin. En dış kısmından yarım santimlik kenar oluşturun ve orta kısmının şişmemesi için çatalla delikler yapın. Fırında 15 dakika milföyleri kenarlarına yumurta sarısı sürerek pişirin. Sonra çıkartıp karamelize soğanları ortasına yerleştirip keçi peynirlerini dilimleyerek soğanların üzerine yerleştirin ve 5 dakika daha fırınlayın. Sürenin sonunda fırından çıkartın ve servis etmeden önce mutlaka ılınmasını bekleyin amacımız sıcak servis etmek değil ılık olması. Servis öncesi taze kekik dallarıyla süsleyebilirsiniz. Bu tarifi Londra'da Little Italy'de yediğim bir başlangıçtan esinlenerek yaptım ve mükkemmel oldu. Dikkat parmaklarınızı yemeyin :)

Bir Pazar Kahvaltısı..
8 Ocak 2012

7 Ocak Cumartesi akşamı için hazırladığım yeni yıl yemeğinin ardından pazar sabah kalktım ve ne yapsam diye buzdolabına bakarken gözüme bazlama ve isli et takıldı. O anda bazlamayı ikiye bölüp pizza tabanı gibi kullanmak üzerine de kahvaltılıklarla kolay bir iç malzemesi hazırlamak ve fırından çıkarırken de isli etle bu pizzaya bambaşka bir hava katmak geldi. Tek kelimeyle muhteşem oldu, kesinlikle deneyin derim.

Sunday Pizza

Pizza Sunday:
Bazlama ekmeği
İsli et
100 gr ezine peynir
50 gr dil peyniri
1 domates
1 yumurta
Yarım demet maydanoz
Yarım demet dereotu
1 tatlı kaşığı zeytinyağı
Karabiber

Çok çabuk hazırlandığı için işe fırını 180 dereceye ayarlayıp ısıtmakla başlayın. Bazlamayı enlemesine ikiye bölün aynı bir pizza tabanı gibi düşünün. Bazlama çok yakışıyor ama yoksa herhangi bir tür dilim ekmekle de yapabilirsiniz. Bu sefer her bir dilim üzerine hazırladığınız iç harcı ekleyip fırınlarsınız. Biz tarifimize bazlama ile devam edelim. Bazlamadan oluşturduğunuz pizza tabanını yağlı kağıt serdiğiniz fırın tepsisine yerleştirin. Büyük bir kaseye beyaz peyniri alın ve çatalla ezin, dil peynirlerini küçük küçük kesip ekleyin. Yumurtayı kırın ve karıştırın, domatesleri küp küp doğrayıp ilave edin. En son olarak da ince kıyım dereotu, maydanoz, zeytinyağı ve karabiberi ekleyip tüm malzemeyi karıştırın. Bazlamanın üzerine tüm malzemeyip döküp eşit yayın ve sıcak fırına atın. 20 dakikada pizzanız hazır olacak son 1 - 2 dakikasında pizzayı alın ve üzerine isli etleri yayın ve tepsiyi fırına geri koyun. İsli eti baştan eklemememizin sebebi kurumaması içindir,önerdiğim şekilde son 1 - 2 dakikasında isli eti eklerseniz ısınırlar ama kurumamış olurlar. İsli et yerine sucuk, sosis, pastırma gibi şarküterilikler de kullanabilirsiniz. Bunlardan herhangi birini kullanırsanız iç harç malzemesine baştan dahil etmelisiniz. İç harcı için evinizde neler varsa ona göre bir karışım yapabilirsiniz, biber de çok yakışır veya peynirleri çeşitlendirebilirsiniz.

20 dakikanın sonunda pizzayı fırından alın ve dilimleyerek servis edin. Afiyet bal şeker olsun.

Arkadaşlarla Yeni Yıl Yemeği..
7 Ocak 2012

Her yılbaşında birlikte yeni yıl yemeği yapmak adedimiz olmuş. Üniversite arkadaşlarım, Bursa'dan İstanbul'a geldiğimden beri beni aralarına alıp bugüne kadar da hiç yanlız bırakmayan kız arkadaşlarım. Başak, Gülseda ve Necla. Sizi çok seviyorum :)
2011 bize çoook uğurlu geldi, Başak ve Gül hamile kaldılar hatta Başak minik prensesi Beliz'ini 26 Ekim'de kucağına aldı, sevgilimle aynı gün doğdular. Akrep burcu yani tam bir lider :) Gülsedam ise Yasemin'ine bu ay sonuna doğru kavuşacak işallah. 

Evimize anlayacağınız 2,5 aylık Beliz ve daha annesinin karnında olan 36 haftalık Yasemin de geldi. Biz onlara minik tosuruk böceklerimiz dedik :)

Bu yemek için hazırladığımız aperatifler yine çok kolay ve çok şık, elegans sofralar için şiddetle öneririm.

Patlıcanlı Minik Atıştırmalık
Patlıcanlı Minik Atıştırmalık:
4 adet mini patlıcan
8 adet cherry domates
8 adet taze fesleğen yaprağı
Keçi peyniri
Bazlama 
Zeytinyağı
Taze kekik
Tuz / Karabiber
1 diş sarımsak

Ben İpek Hanım'ın Çiftiği'nden Pınar'ın gönderdiği bazlama ile yaptım, muhteşem oldu. Size de mutlaka tavsiye ederim. Bulamazsanız italyanların cibatta ekmeği, baget veya tost ekmeği ile de yapabilirsiniz. Bazlamayı önce ortadan ikiye böldüm sonra resimde gördüğünüz boyutlarda kestim ve fırın tepsisine dizdim. Üzerlerine zeytinyağı gezdirdim ve taze kekik yapraklarını kopararak serptim. 180 derece fırında yaklaşık 15 - 20 dakika nar gibi kızarttım. Fırından çıkarır çıkarmaz bir diş sarımsağı ikiye bölüp ekmeklerin üzerlerine sürdüm böylece sarımsağın o eşşiz aroması ekmeklere geçmiş oldu. Ekmekleri bir yerde bekletirken fırını hiç kapatmadan cherry domatesleri ikiye bölüp zeytinyağ, tuz ve karabiberleyip fırında yaklaşık 10 dakika pişirin. Tam istediğimiz kıvam resimdeki gibi, fazla pişerse dağılır kanepenin üzerine yerleştiremezsiniz. Mini patlıcanları soyup boylamasına dörde bölüp yağda kızartın. Buradaki püf noktası dilimleriniz çok ince olmasın ki kurumasın. Kızarmış paylıcanları kağıt havlu üzerine alıp fazla yağın emilmesini sağlayın. Artık kanepelerinizi hazırlayabilirsiniz. Ben malzemeleri sabahtan hazırlamıştım akşam üstü arkadaşlarım gelmeden önce kanepeleri hazırladım size de aynısını tavsiye ederim. Ekmeklerin üzerine keçi peyniri sürüp bir dilim patlıcanı ikiye katlayarak koyun. Fesleğen yaprağının yarısını koparıp patlıcanın üstüne koyun ve son olarak da domatesi ekleyin. Kürdanı ekmeğe değecek kadar saplayın ki alımı kolay olsun. Ve afiyet olsun.. 

İsli Et ve Parmesan İkilisi
İsli Et ve Parmesan İkilisi:
Bir paket Apikoğlu İsli Et
Parmesan
Körpe Roka Yaprakları
Baget ekmeği
Hardal
Zeytinyağı
Taze kekik
Tuz / Karabiber
1 diş sarımsak

Dilimlenmiş baget ekmeklerini 180 derece fırında yaklaşık 15 - 20 dakika yine nar gibi kızartın ve çıkarır çıkarmaz üzerine ikiye böldüğünüz sarımsak sürerek aromalandırın. Ekmeklerin üzerine bir bıçak yardımıyla hardal sürün kalın bir tabaka olmasın lütfen sadece biraz tad vermesini istiyoruz çünkü bu malzemelere hardal çok yakışıyor ama başroldeki isli et ve parmesanın önüne de geçilmesin istiyoruz. Hardal sürdükten sonra üzerine bir adet körpe roka yaprağı isli et ve dilimlediğiniz parmesanları koyup kürdan takın. İsli eti daha önce denemeyenleriniz varsa büyük şey kaçırmış diyebilirim, balkan yöresine ait bu pişim tekniği isle etin pişirilmesi ve bu yüzden de ette inanılmaz güzel bir is kokusu olmasını sağlıyor. Apikoğlu'nun kuru etini pastırma, sucuk raflarında rahatlıkla bulabilirsiniz. İsli eti tercih etmezseniz alternatif olarak çemensiz pastırma veya karabiberli rosbeef de olabilir ama ben önce mutlaka bir isli et deneyin derim size. Arkadaşlarım da ilk defa yedi ve bayıldılar.


İspanyol Mutfağına Giriş..
5 Ocak 2012

Avokado Soslu Marine Levrek
 Marine levrek, avokado soslu:
2 fileto levrek
3 diş sarımsak
30 ml beyaz şarap sirkesi
1 adet lime suyu ve kabuğu
10 gr taze zencefil rendesi
1 küçük kırmızı soğan
10 ml tekila
1 adet avokado
1 adet meksika biberi
5 dal frenk soğanı
8 dilim ciabatta ekmeği
2-3 dal taze kekik
zeytinyağ ve tuz / karabiber

Levrekleri verevine olacak şekilde ince ince dilimleyin ve derinliği yaklaşık 5 cm civarında bir borcama dizin. Sarımsağı, kırmızı soğanı, meksika biberinin yarısını, frenk soğanını ince kıyım doğrayın. Tüm bu malzemenin içine zencefil rendesini, lime suyunun yarısını ve kabuğunu, sirkeyi, tekilayı ve tuzu ekleyip karıştırın ve levreklerin üzerine dökün. Ayrıca balıkların üzerini kaplayacak kadar zeytinyağı ekleyin ve minimum 30dk buzdolabında bekletin. Bu malzemeler levreğin pişmesini sağlayacak, piştiği balıkların beyazlamasından anlayacaksınız hiç merak etmeyin.
Avokado sosu için, avokadoyu ortadan ikiye bölün çekirdeğini çıkarıp meyvanın iç malzemesini bir kaseye alın ve ezin. Avokado seçimini yapmak önemli aslında çünkü ham bir avokado alırsanız içi sert ve acı olur kesinlikle tercih etmeyin. Avokadoyu alırken dış kabuğunun kahverengileşmeye başlamış olması ve meyvanın yumuşak olması çok önemli.  Meksika biberinin kalan yarısını da ince kıyım yaparak avokadolara ekleyin. Kalan lime suyunu, az zeytinyağı, tuz ve karabiberi ekleyip tüm malzemeyi karıştırın ve çatalla ezerek homojen bir hale getirin.
Ciabatta ekmeklerini fırında kızartırsanız daha da güzel olur. Buzdolabından marine levreği çıkarıp ekmeklerin üzerine koyarak yanında sosla servis edebilirsiniz. Yapımı gerçekten çok kolay ve lezzetli, yanlız bir acısever değilseniz meksika biberi yerine kırmızı biberle yapın.

 
Mantar ve Tavuklu Pizza
 Mantar ve Tavuklu Pizza:
Duxelle Sos:

6 adet arpacık soğan
2 siş sarımsak
10 ml trüf yağı
100 gr kültür mantarı
150 gr istiridye mantarı
100 ml demiglace sos
50 ml krema
2 - 3 dal taze kekik
Pizzanın üzeri için;
300 gr mozarella peynir
4 - 5 dal frenk soğanı




Tavuk but konfi
 Pizza Hamuru:
250 gr un
135 ml su
bir çay kaşığı tuz
10 gr maya
10 gr zeytinyağı
Tavuk But Konfi:
2 adet tavuk budu
2 diş sarımsak
1 - 2 dal biberiye
250 ml zeytinyağı



Konfi aslında bir pişirme tarzı ve ilk defa denediğim ama çok beğendiğim bir teknik. Mutlaka tavsiye ediyorum, bunu pizza tarifi için yazıyorum ama farklı şekilde de uygulayabilirsiniz. Pişirme süresi yaklaşık 1,5 saat sürdüğü için ilk olarak bununla başlamalısınız. Derin bir tencereye tüm malzemeyi koyun, işin püf noktası zeytinyağının soğuk olması ve bu tencerenin uzun süre kısık ateşte pişmesidir. Aksi durumda kızartma olur ama bu yöntemde tavuk yağın içinde çok yavaş pişiyor ve yağı içine çekmeden pişme süresinin sonunda çok lezzetli bir tavuğa sahip oluyorsunuz. Pişim sonrası butları kenara soğumaya alın.
Pizza hamuru için, bütün malzemeleri karıştırın tek dikkat etmeniz gereken mayayı sulandırarak katmanızdır. Hamur yumuşak ve homojen bir kıvam aldığında üzerini nemli bir bezle örtüp mayalandırmak için bekletin. Mayalanma esnasında hamur hacim kazanır.
Tavuklar soğur hamurunuz mayalanırken duxelle sosa başlayabilirsiniz. Sosa başlamadan önce fırını 180 dereceye ayarlayarak ısıtmaya başlayın. Arpacık soğan ve sarımsakları küçük küp şeklinde doğrayın. Mantarları rondoda çekin veya ince ince de kıyabilirsiniz. Bir tavada soğan ve sarımsağı az yağda soteleyip mantarları ekleyin. Ateşiniz yüksek olsun ki mantarlar suyunu bırakmasın. 5 dakika kadar soteledikten sonra artık demiglace sos, krema ve taze kekik yapraklarını ekleme vaktiniz gelmiş demektir. Demiglace sosu evde yapmak zahmetli bir iş olduğu için hazır tozunu alın ve su ile karıştırarak kullanın, Metro Market'lerde rahatlıkla bulabilirsiniz. Sos, krema ve kekik yapraklarını ekledikten sonra birkaç dakika daha pişirmeye devam edin ki sos biraz çeksin sonra ocaktan alın.

Artık pizza hamurunu açma vaktidir, tezgahınızı unlayıp oklava ile istediğiniz boyutlarda açabilirsiniz. İster mini pizzalar yapın ister tek büyük bir pizza yapın tercih sizin. Hamuru açınca yağlı kağıt koyduğunuz fırın tepsisine alın. Üzerine duxelle sosu sürün, tavuk butlarını didikleyerek yayın ve rendelenmiş mozarella peynirini serpin. Artık pizzanız fırına gidebilir. Yaklaşık yarım saat içerisinde pizzanız pişmiş olacak. Çıkarttığınızda üzerine ince ince kıydığınız frenk soğanını serpin, biraz soğuması için 5 dakikaya yakın bekletin ve afiyetle yiyin.

Bir Rakı Balık Gecesinden Mezeler..
 17 Aralık 2011

Yılbaşı öncesi ablamlar bize geldi ve mangalda balık ve rakı keyfi yaptık. Yeni evimizin bahçesi öyle müsaitki mangala doyacağız artık :)
Mangalda inanmayacaksınız ama kalkan yaptık ve gerçekten muhteşem oldu. Balıkçıya temizletip parçalara ayırttığımız kalkanı mangalda limon suyu, dövülmüş sarımsak, tuz ve zeytinyağından oluşan basit ama bir o kadar lezzetli sos eşliğinde pişirdik. Pişirme esnasında bu sosdan sürekli fırça yardımı ile sürmek lazım. Böylece balık pişerken kesinlikle kurumuyor ve içi sulu dışı kızarmış inanılmaz bir lezzeti oluyor. Pişirme esnasında da rakılarımızı yudumladıp mezeleri yedik. Mezelerimin hepsi hem basit hem de gerçekten çok lezzetli oldular. Bildiğimiz tariflerde ufak değişiklikler yaptım, kesinlikle denemeye değer. Yemekte 4 kişi olduğumuz için tarifleri de o akşama göre 4 kişilik olarak yazdım. Afiyet olsun şimdiden.

Acuka
Acuka:
2 çorba kaşığı domates salçası
1 çorba kaşığı biber salçası
Yarım bayat ekmek içi kırıntısı
100 gr irice dövülmüş ceviz içi
Yarım demet kıyılmış dereotu
Yarım demet kıyılmış maydanoz
2 diş dövülmüş sarımsak
Tuz / Karabiber / Acı pul biber
2 çorba kaşığı zeytinyağı
1 çorba kaşığı nar ekşisi

Tüm malzemeyi iyice karıştırarak servis edin. İsterseniz acukayı kanepelik hazırladığınız ekmeklere sürerek kanape olarak da servis edebilirsiniz. İsterseniz küçük ekmekler üzerine sürerek kanape şeklinde de sunabilirsiniz. Yanına beyaz peynir de çok yakışıyor.


Maş Fasulyesi Salatası
 Maş Fasulyesi Salatası:
200 gr maş fasulyesi
Yarım demet kıyılmış dereotu
Yarım demet kıyılmış maydanoz
İnce doğranmış frenk soğanı
2 diş dövülmüş sarımsak
5 çorba kaşığı zeytinyağı
3 çorba kaşığı nar ekşisi
Üzerini için nar taneleri
Tuz

Maş fasulyelerini yıkayıp tuzlu suda düdüklü tencerede 10 dakika pişirin. Düdüklü tencereye göre süre değişir benimki tefal. Fasulyenin hem pişmiş olması hem de dağılmadan diri kalması gerekiyor. Açık tencerede haşlarsanız da 40 - 45 dakika kadar sürecektir. Haşlayıp soğuyan fasulyeleri diğer malzemelerle karıştırıp üzerine nar taneleri ile süsleyerek servis yapabilirsiniz. 


Közlenmiş Patlıcan Salatası
 Közlenmiş Patlıcan Salatası:
4 adet patlıcan
4 dal taze fesleğen
yarım limon suyu
3 çorba kaşığı zeytinyağı
1 diş dövülmüş sarımsak
Tuz / Karabiber

Patlıcanları eğer mümkünse mangal kömüründe yoksa 200 derece fırında yaklaşık yarım saat yumuşayana kadar közleyin. Patlıcan közlemenin püf noktası yüksek ısıda hızlı közlenmesidir ki patlıcanlar kararmasın.
Közlediğiniz patlıcanları soyup bir çatal yardımı ile ezin. Limon suyu, zeytinyağı, tuz ve karabiber ile karıştırın. Fesleğen yapraklarını da ince doğrayıp salataya karıştırın. Üzerini fesleğen yaprakları ile süsleyin. Annelerimizin yıllardır yaptığı közlenmiş patlıcan salatasına küçük bir italyan dokunuşu ile fesleğen ekleyin bambaşka bir lezzete dönüşsün.

2 yorum:

  1. Sevgili Ayşegül;
    Aylin ve benim için yaptığın ruh ikizleri benzetmesi çok güzel bunun için sana çok teşekkür ederim.
    Ayrıca hazırladığın menü çok mükemmeldi.
    Mutfak konusundaki tecrübelerimiz paylaşmak benim içinde önemli ve bu hafta seninle bazılarını paylaşmayı umuyorum.
    Ayrıca 20 Nisan tarihinide iple çekiyorum.
    Sevgiyle kalman dileğiyle
    Alaettin

    YanıtlaSil
  2. Tatlım benim! Biricik dostum!!!! Yukarıda yeni yıl yemeği ile ilgili yazdiklarin ne kadar da seni anlatiyor, bize olan sevgini, dostluğumuzu... Hep yanındayız, her zaman:))) bir ömür boyu tüm yeni yıl yemeklerimizi birlikte yiyelim, senin o muhtesem lezzetinden bizi hiç mahrum bırakma ... Necla

    YanıtlaSil